Biri Bana Anlatsın’ın ilk bölümünün konusu, memleketi Cumhuriyet’in 100. yılına, yani 2023’e taşıyacak gençlerden umut var mıdır yok mudur sorusuydu...
BEĞENMİYORSAK, DÜKKANI KAPATIP GİTMEMİZ LAZIM
Programın konuğu genç arkadaşlara selam peşrevinin ertesinde soruldu: Sen kendi çevreni nasıl buluyorsun? Gençlikten umut var mı?
Her yanıtını ıslıkla ve hayranlıkla dinlediğimiz Dağhan Külegeç şöyle dedi: "E genciz neticede; beğenmiyorsak dükkánı kapatıp gitmemiz lázım di mi?! Ayrıca genç nedir, kimdir? Bu ülkenin en yaşlı adamına göre, Ünsal Oskay da genç? Sen kendinden umutlu musun sorusuna geliyor konu. Ben gençliği beğeniyorum da aileleri ve iş yerlerinin tutumunu beğenmiyorum."
Saygıyla şapkamı çıkarıyorum, başka bir şey demiyorum. Öyle ya, adam yerine koyma, konuşma ve fikrini ifade hakkı tanıma, maaş verme, saygı duyma, aşşşağıla baba aşağıla, sonra da: N’olacak bu gençliğin háli?
...
Bana sorarsanız, Dağhan’ın dediği gibi, programın sonucu, günü kurtaran, geçiştirmeye yönelik bir sonuç olabilir. Yani, bu durum gençliğin sıkışıp kaldığı durumda hiçbir şeyi değiştirmeyebilir.
Yine de o sonucun değişmiş olması, nafile değildir. Zira Dağhan Külegeç ve Eren Yanık, taş gibi cümleler kurdular.
EBRU ÇAPA
alıntıdır