Misafir Misafir
| Konu: yiğit evgarın roportajı C.tesi Haz. 07, 2008 12:29 pm | |
| * Bize biraz babanı tanıtabilir misin?
İsmi Levent, 47 yaşında. Manisa’da yaşıyor. Orada arazilerimiz var. Organik üzüm ve mısır yetiştiriyor.
* Babanla aran nasıl?
Ona ekstradan bir özellik katmak istemeyecek kadar güzel.
* Çocukluğuna dönecek olursak, babana dair ilk hatırladığın şey?
Ben çocukken kahverengi bir Renault 12’miz vardı. Her hafta sonu ailecek pikniğe giderdik ve babam, ablamla beni arabanın bagajına koyduktan sonra bizimle oynardı. O küçücük bagajda çok büyük anılarımız var aslında… * İlkokul - ortaokul dönemlerinde seninle ilgilenir miydi?
Babamın matematiği iyidir. Özellikle ilkokul döneminde az çalıştırmadı beni.
* Derslerine karışır mıydı?
Ailem genellikle derslerime karışmadı. Daha doğrusu karışamadı çünkü karışma gereği hissetmediler sanırım. Eğer müdahale edilecek bir durum görselerdi, muhakkak karışırlardı ama bu fırsatı onlara tanımadım.
* Ondan korkar mıydın?
Hayır, hiçbir zaman korkmadım. Korkmam gereken zamanlarda bile korkmadım. Bence bir çocuk babasından korkmamalı. Daha doğrusu bir baba çocuğunu korkutmamalı…
* Eğitiminle ilgili sana karıştı mı veya yardımda bulundu mu?
Üniversite bölümü seçimi yaparken hiçbir şekilde karışmadı bana. En büyük yardımı da bu oldu zaten.
* Ailenle birlikte mi yaşıyorsun?
Hayır, ablamla kalıyorum. Aslında evet, ailemle kalıyorum. Biz ablamla iki kişilik bir aile gibiyiz:)
* Nasıl bir babaya sahipsin biraz anlatabilir misin?
Şeklen herkes beni ona benzetir. Benim baba olmuş halim diyebiliriz:) Ruhen ise çok duygusal, ailesi için yaşayan ama ailesi için yaşarken de kendisini unutmayan, çocuklarını uykuda değil uyanıkken sevmeyi tercih eden bir baba.
* Arkadaşlık ilişkisine sahip misiniz? Derdini onunla paylaşabilir misin, aynı şekilde o da yaşadıklarını seninle paylaşır mı?
Kesinlikle evet. Ama aradaki sınır çok önemli. Bir sınır koyulmadı mı, işin ucu kaçar. O sınırı ise baba koymalı. Arkadaş olmak ama arkadaş olmamak arasındaki ince çizgi… Çizgi de babamın çok kullandığı bir kelimedir, aradaki çizgi…
* Sence baban seni nasıl tanımlar?
Ona sormalı * Beraber vakit geçirir misiniz? İkinizin ortak yaptığı bir şeyler var mı?
Tabii ki vardır ama biz genellikle tatildir, özel gündür, hafta sonudur derken, bütün zamanımızı ailecek geçirdiğimiz için ikili değil dörtlü, hatta büyükanneleri, halaları falan da katarsak yedili sekizli geçiriyoruz. * Babandan aldığın bir ders var mı?
Bir değil birçok “bir” ders var. Bence babanın en önemli görevidir ders vermek. Ama bence bu, hissettirmeden yapıldığı zaman amacına ulaşır.
* Bu fotoğrafın bir hikayesi var mı? Ne zaman, nerede çekildi?
Bu fotoğraf çok özeldir bizim için. Babam tıraş olurken ben de hep yanına “takılırdım”. O tıraş olurken çırak gibi onu izlerdim ve kendime de köpük sürdürürdüm. Daha sonra tıraş ettirirdim kendimi babama. Ama jiletin tersiyle tabii:) Sanırım annem çekti bu fotoğrafı. Ha bir de, kolum kırıktır orada! Hiperaktiviteden olsa gerek, kitaplıktan düşüp kırmıştım:)
* Geçmişte babanla beraber yaşamış olduğunuz güzel bir anıyı anlatabilir misin?
Biz balık tutmasını çok severiz. Babam, babam kadar sevdiğim Ferhan Amcam ve ben, bir gün yazlıkta tekneyle açılıp kilolarca balık tutmuştuk. Klasik gibi gözükse de, içinde yüzlerce anısı olan bir gündü bu… O günü asla unutamam. Bunu lütfen eksiksiz yazar mısın? Çünkü cidden Ferhan Amcam da benim için çok değerlidir:)
* Peki, sen de baba olmak istiyor musun?
Tabi olmak isterim, daha baba olma duygusunu anlatamadı hiçbir baba bana. Bu kadar anlatılamaz bir duyguyu kim yaşamak istemez ki…
* Çocuğun olursa hangisini isterdin? Kız mı erkek çocuk mu? Hatta ikiz, üçüz olabilir mi?
Bir kız, bir oğlan olsun. Bir de büyük olan kız olmalı Ben kendimden yola çıkarak söylüyorum bunu, ablam benden sekiz yaş büyük ve bundan çok memnunum. Hatta, bir erkek çocuğun ablasının olması, kız çocuğun abisinin olmasından çok daha güzel bir şey. * Ben olsam, çocuğumu böyle yetiştiririm diye düşündüğün bir şeyler var mı?
Böyle şeyleri bu kadar erken planlamamak gerek. O zaman gelince bütün deneyimleri harekete geçirip yetiştirmek lazım.
* Baban için bir dileğin var mı?
Dokuz beygirlik bir bot. Onun da hayalidir de:) Balık tutarken lazım! * Babalar Günü için neler yapacaksın? Ablam haricindeki bütün ailem Manisa’da olduğu için bir plan yapamadım. Ama eminim ki bu röportaj çok büyük bir sürpriz olacak onun için. Çünkü daha ona söylemedim:)
* Desene Babalar Günü hediyen bizden:) Peki, son olarak babana iletmek istediğin bir mesajın var mı?
O gereken mesajları röportajın içinde almıştır. O yüzden ekstra bir şey söylemeyeyim:) |
|
#n@z# Co Admin
Mesaj Sayısı : 553 Yaş : 36 Kayıt tarihi : 07/06/08
| Konu: Geri: yiğit evgarın roportajı C.tesi Haz. 07, 2008 10:28 pm | |
| Babasına baya düşkün.Paylaşım için teşekkürler cnm. | |
|
xX PrenseS Xx кaνaк уєℓℓєяi aşığı
Mesaj Sayısı : 666 Nerden : Kavak Yellerinin Kalbinden :) Kayıt tarihi : 03/06/08
| Konu: Geri: yiğit evgarın roportajı Salı Haz. 10, 2008 10:44 am | |
| Paylaşımın için teşekkürler | |
|